Açlık Oyunları üçlemesinden sonra okuduğum en iyi genç yetişkin serisi bu kitapları, ve bitiş tam olarak istediğim gibi olmadığı halde bunu söylüyorum. Açlık oyunlarını sevdiyseniz bunu da okumalısınız kesinlikle.
Şimdi, değişik bir önermesi var bu kitapların. Bizi bu dünyaya 7 parmaklı, koca kafalı, uzun uzaylı tipler bıraktı, bilinen teknolojiye öncülük etti. Dünyada onlara gereken bazı şeyler vardı, altın vs maden gibi, insanları da bunları elde etmek için kullandılar. Sonra da saldılar kendi hallerine. Bırakırken dünyadaki 12 soya dendi ki, her zaman birer oyuncu hazır bulundurun, bir gün dünya boka saracak, ve biz dünyayı sıfırlayacağız. Bir yarışma yapılacak, adı Endgame, 3 anahtar bulunmasını isteyeceğiz. Dünya, gök ve güneş anahtarları. Bu 3 ünü ilk bulan oyuncunun soyu hayatta kalacak, dünyayı miras alacak, geri kalan herkes ölecek.
Oyunda hiç bir kural yok. Ölümüne bir yarış sadece anahtarları ele geçirmek için.
Her bir soyun çocukluktan beri farklı farklı şekillerde yetenekli ve ölümcül olmaları için yetiştirilen çocukları var, ve küçük birer topluluk tarafından biliniyor sadece Endgame. Unutulmuş, insanlar inanmayı bırakmış.
Ilk kitabın adı Çağrı. Her bir oyuncunun oyunun başladığını belirten çağrıyı almasıyla açılıyor. Ve oyunlar başlıyor.
Gerçek dünyada, günümüzdekine çok yakın teknolojilerle geçiyor kitaplar. Çok yakın diyorum çünkü 2014 ilk kitabın çıkışı, az da olsa fark oldu teknolojik gelişmeler açısından son 7 yılda. Göze batan bir durum yok.
Oyuncuların hiç birinin süper güçleri yok. Etten kemikten hepsi de, acı çekebilir, öldürebilirler. Ama hepsi ayrı tehlikeli.
Çok hızlı, çok çılgın tempolu, aksiyondan patlayan kitaplar serinin 3 kitabı da. Sakin sayfa sayısı üst üste 5 i geçmez. 12 oyuncuyla başlamamız da geniş bir karakter spektrumu sağlıyor. Ilk sayfalarda verilen listeye ilk kitabın ilk yarısı boyunca dönüp baktım ben hep kim kimdi diye, çok hoş olmuş bir sayfada liste halinde vermeleri.
Dünyanın dört bir yanına gidip, ipuçları arıyor oyuncularımız anahtarları bulmak için. Gittikleri yerler de hep ilginç, gizemli ve gerçekte var olan ve hakikaten çoğu sırları çözülememiş anıtlar. Stonehenge, Göbeklitepe, Çin deki asker heykelleri, bir sürü yer. Bu, kitapları daha da enteresan hale getiriyor. Hem aksiyonlu, hem sürükleyici, hem gizemli, hem hepsi junior james bond gibi tipler var. Teknoloji, ufak romanslar, aile, eski uygarlıklar.........
Derken derken, neredeyse eksiksiz kitaplar çıkıyor karsımıza.
Ilk kitap dünya anahtarının bulunmasıyla, ikincisi de gök anahtarının bulunmasıyla bitiyor. Asla beklemediğiniz zamanlarda yeni karakterler girip çıkıyor. Olmaz gibi görünen ittifaklar kurulup bozuluyor. Game of thrones gibi, ölmez diyebileceğiniz bir karakter yok sapır sapır ölüyor çoğu tahmin edersiniz ki son kitap dahil.
Çok övdüm ama değer, çok beğendim ben bu seriyi. Okuyun, beğenin siz de.
Bi dizi yapsalar bunları var ya, üfff, tadından yenmez. Ama çok sağlam olmalı. Bir kaç kişiyi seçtim bile ben kendimce. Yaa.
Yorumlar
Yorum Gönder